Bikonu

Her şeyi istedim bu kadar oldu Her şeyi istedim bu kadar oldu

Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, kuruluşunun 20. yılında sanat, edebiyat ve düşün dünyasının önemli isimlerinden Samih Rifat’ı odağına alan Samih Rifat: “Çok İş Var Yapacak” – fotoğraflar, filmler, çizimler, şiirler, defterler, kitaplar ve müzik… başlıklı sergiyi sanatseverlerle buluşturuyor. Kültür dünyasının “hezârfen”i Samih Rifat’ın düşünsel yolculuğunu, disiplinler arası geçişlerini ve şiirsel duyarlılığını ortaya koyarak onun sanat ve düşünce evrenini ziyaretçilere sunan sergi, 2007 yılında, erken yaşta hayatını kaybeden Rifat’ın fotoğraflarının yanı sıra, defterleri, el yazısı notları, şiir, çeviri, desen, yazı, film ve müzik alanlarındaki üretimlerini ilk kez kapsamlı biçimde bir araya getirerek Rifat’ın entelektüel mirasını görünür kılıyor. Sergiye adını veren “Yapacak çok iş var, zaman az” cümlesi, Samih Rifat’ın defterlerinden birine düştüğü kısa ama anlam yüklü bir not. Bu ifade, yalnızca Rifat’ın üretim anlayışını ve bitmeyen yaratıcı merakını özetlemekle kalmıyor, aynı zamanda bu serginin ruhunu da oluşturuyor. Hem Batı’nın hem de Anadolu’nun sanat ve düşünce mirasından beslenen, geniş ilgi alanlarıyla yetkin bir kültür insanı olan Rifat’ın üretim sürecine, entelektüel merakına ve sanata bakışına dair yeni bir perspektif sunan serginin küratoryal danışmanlığını Serhan Ada, fotoğraf danışmanlığını Esra Özdoğan ve Ahmet Elhan, sergi ve katalog tasarımını ise Bülent Erkmen üstleniyor. Rifat’ın kendi el yazısıyla tuttuğu defterler, notlar ve eskizler ise onun düşünce yapısını, yaratıcı sürecini ve sanatla kurduğu ilişkiyi gözler önüne seriyor. İlk kez sanatseverlerle buluşan bu defterler, Rifat’ın üretim sürecine dair benzersiz bir anlatı oluşturuyor.

Vazgeçemediği tek uğraş

Samih Rifat’ın fotoğrafları serginin en dikkat çekici bölümlerinden biri. Kent, doğa, mimari, arkeoloji ve insan ilişkisini ele alan kareleri, Rifat’ın estetik anlayışını ve görsel dünyasını yansıtıyor. Fotoğraf üzerine yazılar ve eleştiriler de kaleme alan Samih Rifat’ın fotoğraf anlayışını anlatan bazı metinleri de ziyaretçilerin incelemesine sunuluyor. Sergide Rifat’a ait çoğu siyah-beyaz, bir kısmı kitapların, süreli yayınların içinde yer almış, bir kısmı kimselere gösterilmemiş fotoğrafları yer alıyor. Bu fotoğrafların aslında ömrünün çok uzun bir kesitinde onun yolculuğunun her adımının eşlikçileri olduğunu söyleyen Serhan Ada, “Benim amacım onun fotoğraf külliyatının estetik ya da semantik bir değerlendirmesini yapmak değil. Daha ziyade fotoğrafın hayatının vazgeçilmez bir parçası oluşunu irdelemek. Belki de ‘Ada’ günlerinden başlayarak vazgeçemediği tek uğraş” açıklamasını yapıyor. Rifat’ın fotoğrafı bir sanat olmaktan çok bir zanaat olarak gördüğünü ifade ediyor

50’sinden sonra sımsıkı şiirler yazıyor

Samih Rifat’ı “Görmezden gelinen şiirlerin ozanı” olarak tanımlayan Şair Enis Batur, “Yakın dostluğumuza karşın Samih bana bırakın şiirlerini göstermeyi, şiir yazdığından hiç sözetmemiştir” diyor. Çocuğu Anlat Bana kitabının Rifat’ın olgun döneminin ürünleri üzerine kurulmuş bir çalışma olduğunu düşünen Batur, “Hiçbir ham parçaya rastlamıyoruz kitapta. Başlık doğrudan Melih beyin ‘Anlatma Bana Atları!’na selâm duruş. 50’sinden sonra sımsıkı şiirler yazılıyor işte. Bir şiir antologyası kursam, duraksamadan ‘Kovuktakiler’i bir başköşeye alırım. Has şiirokuru kitabı esgeçmemeli. Bir de: Samih Rifat paramparça bir büyük bütünlük bıraktı, bütün izleriyle.” açıklamasını yapıyor.

Exit mobile version