Site icon Bikonu

Her yudumu kansere götürüyor: Uzmanlar uyardı ‘sakın denemeyin’ Her yudumu kansere götürüyor: Uzmanlar uyardı ‘sakın denemeyin’

Alkol, ABD’de kanserin üçüncü önlenebilir nedeni olarak gösteriliyor. Her yıl yaklaşık 100 bin kanser vakasının ve 20 bin kanser kaynaklı ölümün doğrudan alkol tüketimiyle bağlantılı olduğu bildiriliyor.

Bu rakam, alkole bağlı trafik kazalarında hayatını kaybeden kişi sayısının neredeyse on katı.

Uzun süreli ve aşırı alkol kullanımının pankreas kanseriyle de ilişkili olduğu raporlandı.

ABD Ulusal Toksikoloji Programı, 2000 yılında alkolün “bilinen insan kanserojeni” olduğunu ilan etti. Dünya Sağlık Örgütü’ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı ise 2012’de alkolü en tehlikeli grup olan “Grup 1 kanserojen” sınıfına dahil etti.

Ancak 2019 yılında yapılan bir ankete göre, Amerikalı yetişkinlerin yarısından fazlası hâlâ alkolün kansere yol açabileceğinden habersiz.

Kanser, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla oluşuyor. Alkol ise DNA’ya zarar vererek bu hücre bölünme sürecinde mutasyonlara neden oluyor ve tümör gelişimini tetikliyor.

Alkol metabolizması

Hormon seviyelerindeki değişimler

Alkol, vücutta önce asetaldehit adlı zararlı bir kimyasala dönüşüyor. Asetaldehit, kendi başına kansere neden olan bir madde olarak tanımlanıyor.

Ayrıca, alkol tütün ürünleriyle bir arada kullanıldığında ağız, boğaz ve gırtlak kanseri riskini ciddi oranda yükseltiyor.

Güvenli doz var mı?

Uzmanlara göre, kanser riskini tamamen ortadan kaldırmak için en güvenli miktar hiç alkol tüketmemek. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri ve Ulusal Alkol Bağımlılığı Enstitüsü, kadınlar için günde bir, erkekler içinse iki kadehten fazlasını önermiyor.

Ancak yeni uyarılara göre, bu miktarların altında bile olsa her yudum, riskin artmasına neden olabiliyor. Her bireyin genetik yapısı, yaşam tarzı ve sağlık durumu alkolün vücutta yaratacağı etkiyi değiştiriyor.

Kaynak: Yeni Safak – Aktüel

Exit mobile version